Gezdik, Gördük Yabancı Diyarları

Monako’ya yapmış olduğumuz 2 saatlik gezimizde ne anlatayım, nereden başlayayım bilemiyorum. Yazacak çok şey olduğundan değil aksine, yazacak hiçbir şey bulamadığımdan ama yine de küçük birkaç bilgi ve fotoğrafla yetineceğim bu yazımda. Monako Prensliği bir şehir devleti. Vatikan'dan sonra Avrupa’daki en küçük 2. bağımsız devlettir ve Fransa kara sınırları içindedir. Monte Carlo semti, zenginlerin lüks araçları ile gelip kapısından içeri gerine gerine girdikleri kumarhaneleri ve yat limanı ile meşhur. Şehrin önü Akdeniz'e, arkası ise dik yamaçlara baktığındandır sanıyorum şehir inşası resmen üst üste binmiş gibi bir his uyandırıyor. Şehire aracınızla giriyorsanız polis kontrolünden geçiyorsunuz, sadece girişte değil Monte Carlo’da, Casino Monte Carlo’nun bulunduğu meydandaki birkaç kafeye üst aramasıyla giriyorsunuz. Bu bizim için oldukça rahatsız ediciydi zira şehir, turistlere; siz turistsiniz zengin, jet sosyete müşterileri rahatsız etmeyin diyor gibi...Biz gündüz 2 ...

Fransa’nın güneyindeki, Fransız Rivierası’nın en ünlü şehirlerinden biri olan Cannes, düzenlenen festivalleri ve sahilleri ile tanınır. Çok öncelerde küçük bir balıkçı kasabasıyken şimdilerde zengin turistlerin popüler tatil şehridir. İlk şehir yerleşimi M.Ö. 2. yüzyıla kadar uzanır. Limanı, sahil yolu, plajları ve tarihi sokaklarıyla güzel bir şehir bizim bakış açımızla. Le Suquet: Tarihi eski şehir bölgesi. Palais des festivals et des Congres: Kongre merkezi. Cannes film festvali gibi kimi önemli organizasyonlar burada yapılıyor. Ayrıca Cannes walk of fame de buradadır. Promonade de la Croisette: 2km uzunluğunda sahil şeridi.     Hotel de Ville: Belediye binası. Le Vieux Port: Şehir yat limanı. Birkaç güzel resim ile Cannes;

Cote’d Azur gezimizin bir diğer durağı St Tropez, dünyaca meşhur yat limanı ve zenginlerin uğrak tatil yeri olarak bilinmekte. Burası ilk kez 1950’lerde Brigitte Bardot sayesinde ünlenmiş. O zamandan günümüze de jet sosyetenin tatil mekanı... Place des Lices: Büyük geniş şehir meydanı. La Tarte Tropézienne: Brigitte Bardot’un film çekimleri sırasında St Tropez’de yiyip çok beğendiği ve hatta tatlıya adını verdiği bir çeşit kremalı pastayı lezzetiyle yiyebileceğiniz en doğru adres. Biz oldukça beğendik. Quai Jean Jaurès ve Quai Suffren: Yatların ve çeşitli kafe ve restoranların bulunduğu sahil. Rue Georges Clemenceau, Rue Gambetta, Rue Miséricorde: Kimilerinde dükkanların, restoran ve cafelerin olduğu tarihi dar sokaklar.

Cote’d Azur yani Fransız rivierası kıyıları gezimiz kapsamındaki duraklarımızdan biri olan Nice’deyiz. Ancak Nice yazıma geçmeden önce 14 günlük güney Fransa rotamızdan bahsetmek istiyorum. Bu tatildeki amacımız öncelikle deniz, kum, güneş yapmak ve birkaç günü ise çevredeki popüler sahil şehirlerine zaman ayırmaktı. St Tropez’e 10km mesafedeki St Raphael’de bulunan bir koyda çadır kampı yaptık. Normalde konaklama bilgisi vermeyi tercih etmiyoruz ama bu kaldığımız kamp ile ilgili özellikle bilgi vermek istiyorum zira çok güzel, balıklar ile beraber yüzülebilecek, temiz ve kamp alanına sadece 20 metre mesafede plajı var. Adı Royal Camping. Burada mevcut hizmetler oldukça iyi. Diğer sahil şeritlerinin aksine koy içinde koy olması hem sıcak hem de dalgasız, ölüdeniz kıvamında olması sebebiyle biz çok beğendik., Önceden rezervasyon yaptırmanızı tavsiye ederiz. 14 günlük tatilimizde burada konakladık. Farklı günlerde St Tropez,   Monaco, Cannes, Nice gezisi yaptık ve çok yakın...

Danimarka’nın başkenti Kopenhag, Avrupa’nın kuzeyinde bir iskandinav ülkesidir. Dili isveç ve norveç diline yakın Danca. Refah seviyesi oldukça yüksek ve oldukça pahalı bir şehir.  Bu bölgede ilk şehir yerleşimleri taş devrine kadar uzanmaktaymış. 8. ve 11. yüzyıllar arasında Vikingler burada yaşamış. 11. yüzyıl başlarında Kopenhag şehri resmi olarak kurulmuş. 15. yüzyıla gelindiğinde Kopenhag hem Danimarka hem İsveç hem de Norveç’in başkenti olarak kabul ediliyormuş.  Geçmişte vahşi viking kültürü buralarda yaşanmış olsa da günümüzde medeniyetin başkentlerinden biridir Kopenhag. Yakın tarihe gelirsek 1. Dünya Savaşı’nda tarafsız kalmış. 2. Dünya Savaşı'nda ise hükümet kraldan habersiz Nazilere yardım etmiş ancak sonrasında bu durumun aksine İngiltere'nin yardımı ile içine düştükleri durumdan kurtulabilmişler. Kopenhag gezimizi 3 tam gün ve 4 gece olarak planladık. 2 gün şehri gezdik, son gün Tivoli bahçeleri parkında zaman geçirdik. Hava Nasıl Oralarda? Hazir...