LONDRA/İNGİLTERE





İngiltere ve Birleşik Krallık'ın başkenti olan Londra , yaptığım araştırmalara göre Dünya'da en çok turist çeken başkentlerden biri. Avrupa'da en fazla ırk çeşitliliğine sahip olan Londra'da 300 den fazla dil konuşulmaktaymış. Zaten bu kadar kozmopolit bir şehir olduğunu kalabalık saatlerde metro ve otobüslere bindiğinizde çabucak fark etmek mümkün.
Bizim için genel kültür açısından zenginleştirici, hareketli ve eğlenceli Londra gezimizde coğrafya derslerinden öğrendiğimiz Greenwich'ten geçen başlangıç meridyeniyle burada tanışıp birbirinden güzel ve ilginçtir çoğu ücretsiz müzeleri gezme imkanı bulup, tarihte  yolculuğa çıktık. Tarihi  ve yeni nesil binaların yanında çayırı, çimeni, parkı bol bir başkent. Londra da gezilecek görülecek yer çok. Bu sebeple iyi bir planlama şart. Londra'nın belli başlı yerlerini sindire sindire gezmek için rahat 1 haftaya ihtiyacınız var deriz.


LONDRA'DA ULAŞIM:
Eğer Londra'ya uçakla gelecekseniz inebileceğiniz 5 ayrı hava limanı var. Ancak araba ile gelecekler veya araba kiralayacaklar için önemli bir not; arabalar sağ direksiyon ve burada trafik sağdan akıyor. Arabaya gerek var mı şehir içinde? derseniz, kesinlikle hayır. Çünkü bazı hatları 24 saat çalışan otobüsleri ve metrosu (underground) Londra'nın her bir köşesine gitmeniz için size yeter de artar. Gelelim metro ve otobüsler için ne çeşit bilet alacağınıza. Londra, merkezden başlayarak bölgelere (ZONE) ayrılmış.
Alacağınız biletin fiyatı zonelara göre değişiklik gösteriyor. Bir turistin gezebileceği tüm tarihi turistik yerler zaten zone 1 ve 2 ye toplanmış. Metronun hemen girişindeki bilet alım otomatlarından dilerseniz tek binişlik veya günlük sınırsız veya haftalık sınırsız bilet alabilirsiniz. Planınızı şöyle bir gözden geçirin. Eğer çok fazla yer gezecekseniz tek binişlik makul değil ancak bizim gibi 1 haftalığına gelip çok fazla yer görmeyi planlıyorsanız haftalık sınırsız (OYSTER KART) almak en mantıklısı. Bu kart 5 paund depozit+sınırsız ulaşım ücretli karttır ve tatilinizin bitiminde depoziti geri almak mümkün. Ayrıca bu kartla sadece metro değil DLR (bir çeşit raylı hat) ve otobüse de binip sınırsız aktarma yapabilirsiniz. Klasik şehir turu yapmak için Hop ON  hop OF otobüslerine para vermek yerine haftalık sınırsız oyster kart ile  2 katlı otobüslerin 2. katının en önüne kurularak şehri baştan başa gezebilirsiniz.Ayrıca şunu da belirteyim ;Londra gezinizde sabah işe gidiş ve akşam işten çıkış saatleri metrolarda nefes alacak yer olmuyor. Londra metro ağı başta biraz karışık gelebilir ancak telefonunuza önceden Londra metrosu ile ilgili uygulamayı indirmeniz size zaman kazandıracaktır. Bunun yanında google haritalar da ulaşım ve aktarmalarda oldukça yardımcı olacaktır.


LONDRA'DA HAVA DURUMU:
Yaz döneminde gitmiş olsanız da yağmurla karşılaşabilirsiniz. Bu sebepten hangi dönemde giderseniz gidin bir küçük şemsiye veya yağmurluğu valizinize atın deriz.
Şimdi gördüğümüz yerler ile ilgili izlenimlerimizi aktaralım;

BRİTİSH MUSEUM(Britanya müzesi):

Oldukça büyük ve gezmekten keyif aldığımız bir müze. Zamanımız kısıtlı olduğundan müzeyi sindire sindire gezemesek de bizi en çok etkileyen antik mısır ve mumyalar, antik yunan ve Anadolu'dan getirilen eserler oldu. Kısaca özet geçmek gerekirse Kleopatra olduğu iddia edilen mumya (röntgen resimleri de mevcut), Sol omuzundan bıçaklanarak ölen ve günümüze kadar hiçbir işlem görmeden gelebilen Gebelein Adamı, Mısır Hiyerogliflerini çözmekte yardımcı olan Rosetta Stone taşını ve ve ve Türkiye'de Likya yolu üzerindeki antik xsantos kentinden getirdikleri Nereidler anıtı(oldukça ihtişamlı kolay kolay sırtlanıp getirilemeyecek kadar büyük ilk anıt mezar örneği.Edindiğimiz bilgiye göre;Bizans döneminde bir piskoposluk merkezi olan Xanthos, Arap akınları başlayınca terk edilmiştir. Xanthos'u ilk defa 1838 yılında Ch. Fellows keşfetmiş, bu kişi bütün rölyefleri ve büyük mimari parçaları sökerek, Patara'ya yanaşan harp gemisiyle Londra'ya taşımıştır. Bugün British Museum'un Lykia salonunda sergilenmemektedir.) ve yine Türkiye Aydın Didim'deki(antik didyma) Apollon tapınağından getirilen heykeller görülmeye değer.




Yeni yapılan araştırmalara göre kedilerin ana vatanlarının aslında Afrika değil Mısır olduğu ortaya çıkmış. Bilindiği üzere de Antik mısırlılar kedileri kutsallaştırarak ölümden sonra da birlikte olmak için kedilerini de mumyalamışlar.

Kedi mumyası

Nereidler Anıtı
Anadolu çinileri


PİCADİLLY CİRCUS (Picadilly Meydanı)
Picadilly meydanı'nın gece ışıklandırılmış hali çok güzel ve bu meydana bağlı Recent Street mimarisi insanı büyülüyor.100 yıldan fazla bir zamandır neon ışılarıyla ışıklandırılmış bu meydan Newyork'daki Times Meydanı'nın İngiltere'deki versiyonudur.Özellikle akşam gitmenizi tavsiye ederiz.Bu arada bir yorgunluk kahvesi içeyim derseniz hemen yakınlarda kahve dünyası var haberiniz ola.







BUCKINGHAM PALACE (Buckingham Sarayı):
Buckingham Sarayı, Birleşik Krallık hükümdarlarının yönetim merkezi ve Londra'daki ikametgahı.Saray hala aktif bir şekilde kraliyet ailesi tarafından zaman zaman kullanıldığı için her bölümü ziyarete açık değil.Yaklaşık 600 tane odası bulunan bu görkemli sarayda zaman zaman kraliçe gelip kalmaktadır. Kraliçe saraya gelip kaldığında ise bayrak göndere çekilmektedir.Asker değişim törenini izlemekten zevk alabilirsiniz yalnız tören gün ve saatini öğrenin ve ona göre gidin.Bizim gittiğimiz dönemde tören 11 de başlıyordu.Bunun için en önde rahat bir biçimde izleyeyim derseniz en az bir saat önceden orada olun lakin biraz kalabalık oluyor.Bunun yanında sarayın tam karşısındaki Kraliçe Victoria adına yapılmış özel bir anıt olan Queen Victoria Memorial fotoğraf karenizi süsleyecek güzel bir yapı.






Saray resmi geçit töreni


Queen Victoria Memorial
WESTMİNSTER ABBEY (Westminster Kilisesi):
Hem tarihi hem dini önemi bulunan bu kilisede birçok onemli insanlarin evlilik, cenaze gibi torenleri burada yapılmış halen de yapılıyormuş. Isaac Newton ve Charles Darwin'inde mezarları burada olmakla birlikte Lady Diana'nın cenaze töreni burada yapılmış.Aynı zamanda kral ve kraliçelerin taç giyme törenlerinin yapıldığı bu kilise İngiltere'nin en unlu en eski ve en buyuk kilisesidir.




BİG BEN (Big Ben saat kulesi):
Dünyanın en büyük ikinci dört yüzlü saatidir."Big Ben" aslında saat kulesinin çanının adıdır.Kule adını muhtemelen büyük çanın yerleştirilmesinden sorumlu Sör Benjamin Hall'dan almıştır.Yapılan geniş çaplı ankete göre  Big Ben Birleşik Krallık'ın en önemli simgesidir.



LONDON EYE
Tarihi bir geçmişi olmayan milenyum için yapılmış ve ilk yapıldığında görsel olarak tepki çekmiş hatta kaldırılması bile düşünülmüş olan dönme dolaptır.Diğer adı Millenyum Jant olan bu dönme dolaba binerek Thames nehri ve nehrin kıyısındaki tarihi yapıları yüksekten izleyebilirsiniz.



 London Eye'dan objektifimize yansıyan kareler;










İMPERİAL WAR MUSEUM(Savaş Müzesi ):
1. Dünya Savaşı , 2. Dünya savaşı ve özellikle Nazi soykırımının ayrıntılarıyla betimlenerek düzenlenmiş bizce gezilesi görülesi bir müze.Müzenin hemen girişindeki galeri 1. ve 2. Dünya savaşlarında kullanılan uçaklar, tanklar ve diğer silahlar sergilenmiş. Müzeye ilk girişin bulunduğu geniş galeriye ortasından ya da yukarıdan, nereden bakarsanız bakın bulunduğunuz ortam son derece etkileyici.




Bu da bizden bir kare
NATİONAL GALLERY
Trafalgar square nin hemen yanında bulunan içinde Van Gogh , Monet , Leonardo Da Vinci gibi ünlü sanatçıların eserleri görülebilir.



NATURAL HİSTORY MUSEUM (Doğa Tarih Müzesi):
Doğada bulunan ekosistemi oluşturan her türlü canlının kurutulmuş veya doldurulmuş hali ve hatta nesli tükenmiş olan milyonlarca yıllık fosillerin (dinazor ve vb canlıların)bulunduğu ve bunun yanında dünyayı şekillendiren ve tahrip eden volkan ,deprem gibi her türlü doğa olayının bahsedildiği özellikle çocuklar ve gençler için eğitici ve öğretici bir müze.Bizlerin ilkokul,ortaokul veya lisede Biyoloji,fizik,kimya gibi derslerde hayal ederek öğrenmeye çalıştığımız bazı konu veya kavramlar ayrıntılı bir biçimde bu müzenin belli kısımlarında eğlendirerek,görerek öğretmek amaçlanmış.Sakın ola ki yanlızca çocuklar için diye düşünmeyin emin olun her yaştan insanın ilgisini çeker durumda bu müze.Ayrıca Darwin ve mineral taşlarının olduğu bölümü görmeden dönmeyin!






Sevgili Darwin Amcamız



SCİENCE MUSEUM (Bilim Müzesi):
Bir ülkenin gelişmesi ilerlemesi için kuşkusuz bilime ihtiyacı vardır.Bilimi ileriye taşıyacak neferler geleceğin bilim adamı, çocuklar ise eğer çocukların dikkatleri bu  yöne nasıl çekilir? sorusunun yanıtı sanırım böylesi müzelerde saklı. Bilimin gelişimini ve tarihteki örneklerini anlatan müzede interaktif ekranlarla da ilgi çekme konusunda başarılı.Günümüz teknolojisinin geçmişteki yüzünün yanında hücre, DNA, kalımtımsal çeşitlilik, cinsiyet vb konulara değinilmiş oldukça ilgi çekici bir müze.
Hemen alttaki iki resimde geçmiş bilim insanlarının uçağı nasıl icat ettikleri anlatılmış. Kuşların kanat yapısı ve uçuş şeklinden faydalanıldığı betimlenmiş. ''Büyük buluşlar küçük soru işaretleriyle ortaya çıkar '' dedirtmez mi? insana bu gördüklerimiz, cesaretlendirmez mi çocuklarımızı bu gördükleri? Bu ve buna benzer çok güzel anlatımlar var bu müzede.




Apollo uzay gemisinin birebir gerçeği;
     


Geçmişten günümüze kahve makineleri


GREENWİCH OBSERVATORY(Greenwich Gözlem Evi )
Geldik yazımın en başında bahsettiğim coğrafya dersinden öğrendiğimiz başlandıç meridyenine.Sevgili başlangıç meridyeni ile resim çektirmek isterseniz eğer merkezden otobüs veya metro ile greenwich kasabasına geldiğinizde google haritaları kullanarak 0 meridyeninin geçtiği noktayı rahatlıkla bulabilirsiniz.Ancak hazır gelmişken rasathane binasını gezeyim derseniz bulunduğunuz yerden sizi zaten tabelalar bir bol yeşilli bir park girişine yönlendirecek girişten sonra biraz çayır çimen yokuşlu yolu takip ettikten sonra rasathane binasına ulaşabilirsiniz.




0 meridyeninin geçtiği nokta



VİCTORİA and ALBERT MUSEUM (Victoria ve Albert Müzesi):
İçinde kimi geçmiş zaman kraliyet ailesine ait olan kimi de farklı ülkelere (iran, uzak doğu, yunan vs hatta bizden de) tablo, heykel,fotoğraf,takı,mobilya,tekstil vb gibi kayıtlara göre 4,5 milyondan fazla eserlerin sergilendiği müze.Ülkemize ait İznik çinilerini,halıları,hatta şehzade kaftanı, el yazması Kuran-ı Kerim ve (ana girişten sağ merdivenden çıkınca 2. katta) Fatih Sultan Mehmet’in İtalyan ressam Bellini'ye yaptırdığı portresi'ni de görmek mümkün.




TOWER BRİDGE:
Thames nehri üzerindeki açılır kapanır köprülerin en ünlülerinden biridir.Tower of London (Londra kalesi)'nın hemen yanındadır. Köprü kulesinin en üst katına çıkılabilinir tabi bilet alarak. 



OXFORT STREET( Oxfort Caddesi ):

Londra'nın bir başka yüzüyle karşı karşıyasınız.Modern yüzüyle.Uzunca ve kalabalık bir cadde ve bu cadde üzerinde çeşit çeşit markalara ait mağazalar.Köşe başlarında kimi zaman müzik yapan insanları görmek mümkün ve eğer mesai bitimine denk geldiyseniz  metrolarda ta dışarı kadar taşan sıralarda ayrı bir konu.Şehri yaşamak adına muhakkak gidilmeli görülmeli deriz.Eğer Türkiye'ye 3 -5 günde özlem duyduysanız ve canınız simit çay çektiyse Simit Sarıyı'na bir uğrayın deriz.Yalnız unutmadan eğer içeride oturarak yiyecekseniz fiyat farklı, paket alıyorsanız fiyat farklı, tabi ki daha ucuz.Oxfort'a yakın bir de alabildiğine her damak tadına uygun çeşit çeşit restoranın olduğu SOHO var.Güzel bir akşam yemeği yenebilir.Meraklısı olanlar için yazayım Jamie Oliver'ın restoranı da burada.




İngiltere ile özdeşleştirilmiş 2 katlı kırmızı otobüsler


 


BROUGHT MARKET:
Gezilerimizde bulunduğumuz şehrin ruhunu yaşamayı sevmemiz sebebiyle bir de sebze meyve pazarını görelim dedik.İçinde çeşit çeşit sebze meyveyi görebileceğiniz ve eğer acıkırsanız meyve vs atıştırmalık yiyeceklerle midenizi oyalayabileceğiniz bir pazar.




HORDROCK CAFE:

Yine ilginizi çekerse ya da meraklısıysanız eğer, birçok ülkede şubesi bulunan bu restoran zincirinin ilk şubesi burada.Yemek menüsü diğer  ülkelerde deneyimlediğimiz gibi gibi tatmin edici.Aynı zamanda restoranın hemen sağında köşe başında birde kendi tasarımlarının bulunduğu kıyafet,şapka,bardak vs ürünlerin olduğu bir dükkanı var alışveriş yapmak isterseniz. 



1 haftalık gezimizin sonuna geldik lakin çok istememize rağmen planımızdaki Royal Albert Hall ,The Albert memorial ve özelliklede Hide Park,Kensington Sarayı kısmet olursa eğer başka sefere kaldı:)

GEZİ NOTLARI

*Londra tam bir müze cenneti.Pahalı bir başkent olmasına rağmen çoğu müze ücretsiz.Bilginiz olması açısından ücretli , ücretsiz müzeleri ve görülmesi tavsiye edilen yerleri de ayrı ayrı yazayım.

ÜCRETSİZ MÜZELER
*British Museum
*National History Museum
*Science Museum
*Victoria&Albert Museum
*National Gaılery
*National Portrait Gallery
*World War Museum
*Sloane Museum
*Tate Modern

ÜCRETLİ MÜZELER
*Buckingham Palace ziyarete açık bazı bölümleri
*Parliment Building
*Madam Tussaud Museum
*Tower of London
*Shakespear's Globe
*Royal Albert Hall
*Westminster Abbey
*Greenwich Observatory

GÖRÜLECEK YERLER
*Big Ben
*London eye(çıkmak ücretli)
*Parliment Building
*Trafalgar Square
*Picadilly Circus
*Buckingam Palace and Guards
*Horse Guards
*Albert Monument

İlginizi çekerse eğer genel kültür olması açısından şu bilgiyi de yazmak istiyorum; İngiltere bir ülke ancak devlet değil yani İngiltere'nin sınırları belli ülke olmasına rağmen devlet yapılanması yok. Birleşik Krallık çatısı altında bir ülke. Birleşik krallık ise 4 devletten meydana geliyor. Galler, İngiltere, İskoçya ve Kuzey İrlanda. Bu devletlerin İrlanda Adasındaki Kuzey İrlanda hariç, hepsi Büyük Britanya adasındadır.  
Aşağıda görülen bayraktaki kırmızı artı İngiltere'yi, mavi zemin İskoçya'yı, kırmızı çarpı Kuzey İrlandayı temsil ediyormuş. Hepsinin birleşimi ise Birleşik Kırallık'mış.


























Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

VİYANA/AVUSTURYA

MADRİD/İSPANYA

DUBAI/BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ