LİZBON/PORTEKİZ


Atlantik kıyısında, Portekiz’in 1260 yılından beri başkenti ve en büyük şehri olan Lizbon, Roma ve İstanbul gibi 7 tepeli bir şehirdir. Avrupa’nın en en zengin ve en çok turist çeken şehirlerinden biri olan Lizbon için biz 3 tam günümüzü ayırdık. 

Şehrin tarihi 1200’lü yıllara kadar dayanmakta. Antik çağ döneminde bölge Olisippo olarak adlandırılır. Roma ve Fenikelilerin de hükümdarlığının olduğu buralarda 450 yıl boyunca islam hakimiyeti de mevcuttur. 16.yüzyılda buralar  Portekiz Krallığı'nın en ihtişamlı dönemlerini yaşamış. Bu arada Eski dönemlerde deniz kraliçesi olarak anılırmış Portekiz. 

Hava Nasıl Oralarda? 
Temmuz başı için oldukça güzel ılıman bir hava ile karşılaştık. 

Bisiklet Dostu mu? 
Yeni şehir merkezinde sürülebilecek olsa da eski şehir merkezinde bu biraz mümkün olmayabilir çünkü yazımın başında da belirttiğim gibi oldukça tepelik bir şehir. 

Para birimi? 
Euro 

Kaşifler Anıtı: 
Kaşiflerin 15. ve 16. yüzyılda yaptıkları coğrafi keşifler anısına, 1940 yılında Portekiz Dünya Fuarı için yapılmıştır. Vasco de Gama, Magellan, Bartolomeu Dias gibi 30 ünlü kaşifin heykeli bulunmaktadır. 


Bu fotoğraf karesinde solda Kaşifler anıtı ve aşağıda bahsedeceğim
25 Nisan Köprüsü ve resmin en sağında Cristo Rei Anıtı bulunmaktadır.

Belem Kulesi: 
16. yüzyıl başlarında Vasco de Gama anısına yaptırılmış. Geçmişte savaş suçluları burada tutulmaktayken şimdilerde turistik amaçlı kullanılmakta. Kule 1983 yılında Jerenimos Manastırı ile birlikte UNESCO Dünya Mirasları Listesine girmiştir. 


Jerenimo Manastırı: 
Yapımına 16. yüzyıl başında başlanıp tam 100 yıllık çalışma ile 17. yüzyıl başında baharat ticaretinden elde edilen gelirlerle tamamlanmıştır. 


San Justa Asansörü: 
Şehrin yine sembol yapılarından biri. 20. yüzyılda yokuşlu bir şehir olan Lizbon'da ulaşım amacıyla inşa edilir. 


Rua Agusta: 
Trafiğe kapalı restoran, cafe ve mağazaların da olduğu keyifli alışveriş caddesi. 


Ticaret Meydanı (Terreiro do paço): 
Porto kralı I.Jose ‘nin heykelinin bulunduğu meydan Tejo nehri kıyısında ve bizim gittiğimiz dönem Dünya Kupası Portekiz-İran maçı vardı ve maçı meydana kurulan geniş ekranda izleme imkanı bulduk.

I.Jose ‘nin heykeli ve arkada Rua Agusta Takı

Nehir kenarı meydanı

Meydanın nehir kenarında küçük bir sahili var.

İnsanlar burada dinlenme fırsatı buluyorlar manzaraya karşı...

Ve maç başlasın.. Gündüz oldukça erken saatlerde dolmaya başlayan
meydanda maç izlemek farklı bir deneyimdi.

Bir karnaval havası mevcut
                            
Rua Agusta Takı: 
Bu görkemli güzel tak, 1755 yılında yaşanan büyük depremin ardından kentin yeniden inşasını anmak amacıyla inşa edilir. Rua Agusta Caddesi'nin Ticaret Meydanı'na açılar kapısı diyebiliriz. 

Ticaret Meydanı'nda sağ arkada Rua Agusta Takı

25 Nisan Köprüsü: 
Tejo nehri üzerinde ve adını tarihteki Karanfil Devrimi alır.  İki yakayı birbirine bağlıyor. Görünümünü San Francisco Golden Gate köprüsüne benzettik. Ayrıca Ticaret meydanı kıyısından bakıldığında köprünün diğer yakasında Rio de Janeiro’daki İsa heykelinin bir benzeri Cristo Rei heykeli bulunmaktadır. Bu heykel Portekiz’in 2. Dünya Savaşı’na girmeden kurtulması anısına tüm Lizbon’u kucaklaması için yapılmış. 

25 Nisan köprüsü

Cristo Rei

Mercado da Riberia: 
Sebze meyve satışının olduğu ve yeme içme yerlerinin bizi cezbettiği kapalı pazar. 




Zeytinyağlı Ahtapotu tavsiye ederiz
Lizbon Katedrali: 
Şehrin en eski katedrali. Yapımı 12. yüzyıl ortası. 



Roca Burnu ( Cabo de Roca): 
Eğer vaktiniz varsa buraya da uğrayın deriz. Zira burası Avrupa kıtasının batıdaki en uç noktası. Yemek yenilebilecek cafe de mevcut. Ayrıca Avrupa’nın en uç noktasını ziyaret ettiğinize dair size ücret karşılığı sertifika da veriyorlar. 




Cas Cais: 
Burası Lizbon’a 40dk mesafede Atlantik kıyısı sahili. Bizim küçük sahil kasabalarımız gibi merkezde restoran ve hediyelik eşya dükkanlarının olduğu sahilinde şemsiye ve şezlongların olduğu bir kasaba. Praia da Rainha plajı biraz küçük, Praia da Conceiçao ise daha büyük ve şemsiye, şezlong, restoran mevcut. Biz burayı tercih ettik. 




Gezi Notlarım: 

*Biz gitmedik ilgimizi çekmedi ama eğer isterseniz bir akşam yöresel Fado gecesi deneyimi yaşayabilirsiniz. Fado, geçmişte denize açılan denizcilerin eşlerinin veya sevgililerinin geri dönmeleri için arkalarından yaktıkları bir çeşit ağıt. Araştırmalarımdan edindiğim bilgi, fado esnasında gürültü çıkartmak, yemek yemek, çatal bıçak sesi vs uygun görülmezmiş. 

*Pasteis de Nata tatlısına bayıldım. Eğer hakkını veren bir yerden alırsanız gerçekten çok lezzetli. Alt kısmı ince milföy taban, içinde muhallebi ve üzeri karamelize bir tatlı. Ayrıca deniz ürünleri (özellikle kızarmış ahtapot) ve sangria tavsiye ederim 

Lizbon sokaklarından birkaç güzel kare;



Meşhur Portekiz şarapları..

* Magnet 1-2 euro.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

VİYANA/AVUSTURYA

MADRİD/İSPANYA

DUBAI/BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ