VALENSİYA/İSPANYA


İspanya’nın 3. büyük kenti Valensiya, Valensiya özerk bölgesinin başkentidir. Şehirin Latince isimi Valentia, güç, kudret anlamına gelir. Milattan önce 1. yüzyıl ortalarında kurulmuş olan bu şehir, belli bir dönem Müslüman Arap hakimiyetinde kalmış olsa da 11. yüzyıl ve sonrası tekrar Hıristiyan hakimiyetine girmiştir. Zaten kültür çeşitliliğini, tarihe tanıklık eden binalardan da kolayca hissettik. Resmi dilleri İspanyolca, yerel dil Katalanca’nın güney aksanı olan Valensiyacadır. Biz Valensiya’nın belli başlı yerlerini ziyaret etmek için bir tam günümüzü ayırdık. Eğer şehri daha ayrıntılı gezip biraz da deniz keyifi yapmak isterseniz kuşkusuz süreniz uzayacaktır.

Hava Nasıl Oralarda?
Eylül ayı şehir gezmek için ideal ancak denize girmek için biraz serin. Bunun için temmuz ve ağustos ayları daha makul tabi soğuk deniz seviyorsanız o başka.

Bisiklet Dostu mu?
Biz şehri hiçbir sıkıntı yaşamadan rahatlıkla mevcut bisiklet yollarını da kullanarak gezdik. Avrupa'nın birçok yerinde olduğu gibi burada da bisiklet kiralayabilirsiniz.


Para Birimi?
Euro

Valensiya Katedrali( Catedral de Santa Maria de Valencia):
Yapımına 13. yüzyılda başlanmış olup bitirilmesi çok uzun yıllar almış. Bu sebepten ötürü gotik, barok, rönesans, neoklasik gibi stillerin harmanlanması ile oluşturulmuş. Arap hakimiyeti zamanlarında burası cami olarak kullanılmış. Biz göremedik ama Hz. İsa’nın son akşam yemeğini yediği ‘Kutsal Kase’nin burada olduğunu duyduk. İçinde aynı zamanda Kilise’nin tarihi ile ilgili bir müze bulunmaktadır. Giriş Plaça de la Reina meydanı tarafından olup ücretlidir. 



Giriş Reina Meydanı'ndan



Katedralin İlgi çekici kısımlarından biri kubbeli yapısı

Katedralin İlgi çekici kısımlarından biri  tavan avizeleri

Katedralin İlgi çekici kısımlarından biri burmalı sütunları
Plaça de la Virgin:
Valencia Katedrali’nin hemen arkasında bulunan oldukça geniş ve güzel bir meydandır. Kenarında bulunan cafe ve restoranlarında dinlenip yemek yenebilir.


Torres De Serranas:
Ortaçağdan günümüze kadar gelebilmeyi başarmış ve geçmişte şehrin etrafında bulunan 12 kapıdan biridir.


Torres de Quart:
15. yüzyıl yapısı olan bu şehir kapısı da Ortaçağ döneminden kalma olup Fransız Savaşı'nın bombardımanlarından etkilenmiş. 


St Juan Kilisesi ( Iglesia de Los Santos Juanes):
Roma katolik kilisesidir. 13. yüzyıl ortalarında eski bir caminin bulunduğu yere inşa edilmiş. Hemen sağında Mercado Central, arkasında ise Llotja de la Seda La Lonja bulunmaktadır.


Mercado Central:
Üstü kapalı Pazar. Gıda vb ürünler satılmaktadır. Özellikle dış cephesindeki çiniye benzer seramikleri dikkatimizi çekti. Eğer içeri girmek isterseniz, internetten önceden açık olup olmadığına bakın deriz.


Çini seramikleri

Llotja de la Seda La Lonja:
Valensiya’nın en güçlü ve zengin zamanlarında, 15. ve 16.yüzyıllar arasında inşa edilmiştir. Geçmişte ipek borsası olarak kullanılmış ve yapısı itibariyle UNESCO Dünya Mirasları Listesi'ndeki yerini de almıştır.


Plaça de Toros de Valencia:
Roma’daki Kolezyumdan esinlenilerek yapılan bu yapı Boğa güreşleri arenasıdır. Ücret karşılığı ziyaret edilebilir. Aynı zamanda burada zaman zaman çeşitli konserler de verilmektedir.


Plaça del Ayuntamiento:
Etrafında resmi binaların olduğu merkez meydanlardan biridir. Özellikle belediye binası burada bulunmaktadır.


Mercato Colon: 
20. yüzyıl yapısı olup, yeni nesil oldukça küçük bir alışveriş merkezi. Daha çok içinde restoranlar var.





Gezi Notları:
*Bizi Barselona kadar etkilemese de geçmişte birden çok kültürün yaşandığı bu şehir görmeye elbetteki değdi.
*Aynı zamanda Domates Festivali (La Tomatina) Valensiya'nın Bunol şehrinde yapılıyormuş. Gezi planınıza almak isterseniz bilgilerinize...
*Gitmek isterseniz Avrupa’nın en büyük akvaryumu L’Oceanografic, City of Arts and Science (Bilim ve sanat müzesi) ve Turia bahçeleri de gezi rotanızda olabilir.
*Kırmızı şarap ve çeşitli meyve sularından yapılan serinletici Sangria denenebilir.


*Özellikle Torres de Quart’ın bulunduğu semtin eski dar sokaklarında yürüyün deriz.

*Şehir sahil kenarı, güzel ancak şehirden uzak yazlıkçıların olduğu tatil kasabasında deniz kum güneş yapmak isterseniz denizi oldukça temiz, mavi bayraklı Moncofa beldesini tavsiye ederiz. Gerçi ilçe mi köy mü tam anlayamadık ama merkezde moteller ve denize yakın özellikle oldukça güzel karavan, çadır ve bungalovlu kamping yerleri de mevcut olan şirin bir sahil yeridir.

Şehir merkezi sahil kenarı

Moncofa sahil kenarından bir kare

*Magnet 3-4 Euro

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

VİYANA/AVUSTURYA

MADRİD/İSPANYA

DUBAI/BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ